Merhaba sevgili kitap dostları ( işi kitapla olan, sohbeti kitap üzerinden değerli kılan dostlar ) Bu romanı incelemek iki kelam etmek ne haddime aslın da diyerek başlıyorum yazara saygımdan ... Sabahattin Kudret Aksal, 1920 yılında İstanbul’ da doğmuş şiir, hikaye, oyun ve deneme türünde eserler vermiştir. Hikayelerinde ve oyunlarında insanı, sosyo-psikolojik açıdan başarıyla ele alan çok değerli bir yazarımızdır. Gazoz Ağacı, Sabahattin Kudret Aksal ‘ ın 1954 yılında yayımlanan hikaye kitabıdır. Eser, on hikayeden oluşmaktadır. Hikayeler, birbiri ile bağımsızdır ve konuları bağlamında da durum öyküleridir Aslında . Hikayelerde çok fazla kahramana yer verilmemektedir , kahramanlar psikolojik durumları ile ele alınmaktadırlar hikayelerin temelinde toplumsal olgular işlenmektedir. Kitap, Sait Faik Hikaye Armağanı sahibidir ki o dönemde en değerli ödüldür. Özet olarak ele almak gerekirse eğer : Kitaba adını veren Gazoz Ağacı öyküsü, aynı zamanda kitabın en can alıcı hikayesidir bence . Gazoz Ağacı, öykü kahramanı olan Saim Bey’ in lakabıdır . Hikaye Saim Bey ile Melahat arasında yaşanan duygusal gel-gitleri merkezine alarak, duygusal ilişkileri sosyal boyutlarda ele almaya çalışır. Hikayenin girişi mekan ve mekanda bulunan insanların tasvirini kapsar. Bir deniz kenarında kurulu mahallede insanlar sosyal ilişkileri içinde tanıtılır. Mahalle kahvesi, kilit bir mekandır ve hikayede kahramanları buluşturan bir merkez olarak ele alınır. Hikaye kahramanı Saim Bey, sevdalısı olduğu Melahat’ i bu kahvede gün boyu izlemektedir. Kısa sürede uzaktan geliştirdiği beğeni, tutkuya dönüşür ve duygularını Melahat’ i alarak mahalleden uzaklaşır. Birlikte metres hayatı yaşamaya başlasalar da bir süre sonra bu hayat Melahat Hanım’ a sıkıcı gelmeye başlar ve aralarındaki bağ zayıflar. Saim Bey’ in istediği mutlu ve klasik bir evlilik hayatı iken Melahat’ in birliktelikten beklediği daha çok lükstür. Bu karşıt görüşler bir süre sonra ilişkilerine zarar vermeye başlar. Bu süreçte Melahat, kendisinden yaşça küçük bir terzi çırağına yakınlık hisseder. Saim Bey’ in bir gün mahalleye geri dönerek tüm gece evine gelmeyişi Melahat ile arasındaki soğukluğun çıtasını yükseltir. Sonunda Melahat, Saim Bey’ i terk eder. Ve herkes kendi hayatına döner. Gazoz Ağacı’nda yer alan diğer öykülerin ilki Bir Dostluk Öyküsü, yazarın perspektifinden yasak bir aşkın değerlendirildiği hikayedir. Hayriye Hanım hikayesinde Tanrı anlatıcı, Hayriye Hanım’ ın cenaze töreninde gördüğü adam ile ilgili tasvirlerde bulunur. Geceye Doğru öyküsü, yaşlılık psikolojisini başarı ile işlemektedir. Bizim olan Sokaklar öyküsü okuru zaman atlamaları yolu ile hikaye kahramanının gençlik yıllarına götürür. Hikayenin kahramanı Refik Bey, emekliye ayrışmıştır. Ailesi ile duygusal bir gece geçirir. Büyükannenin Ölümü’ nde yas psikolojisi işlenir. Meydan öyküsü ise ben anlatıcının vapur beklerken daldığı düşünceleri konu edinir. Yazar, bir hikayenin yazılma serüveninin ise Çekirdek hikayesi ile anlatırken, bir hikaye yazmanın perde arkasını dile getirir bizlere ve kitap bittiğinde de insan da yazarla birlikte kitabı yazma öyküsünü de anlama hissi oluşturuyor ... Herkese iyi akşamlar :)

100 temel eserden biridir. Birbirinden bağımsız durum öykülerinden oluşmaktadir. Tavsiye edilir.